Trafik kazaları neticesinde hasar almış araçlar en iyi şekilde onarılsa dahi TRAMER kayıtlarına hasarlı araç sıfatıyla kaydedilmekte ve bu sebeple araç değer kaybına uğramaktadır. Değer kaybı, aracın, orijinal değerinde bir düşüş yaşanması şeklinde tanımlanabilmektedir.^Araç değer kaybı hesaplama işlemi aşağıda anlatılmaktadır.
Araç değer kaybı, kaza yapmış bir aracın, bu kaza neticesiyle hasara uğraması sonucu ikinci el araç piyasası fiyatının değer kaybetmesi durumunu ifade eder. Hasar almış bu araç kusursuz bir onarıma alınmış olsa dahi aracın satış fiyatı kazasız satış fiyatına kıyasen daha düşük olacak ve kazanç kaybı meydana gelecektir.
Araç değer kaybının hesaplanmasında göz önünde bulundurulması gereken tek bir husus bulunmamakta, ancak dikkat edilecek bazı noktaların baz alınması ile ortalama bir hesap elde edilmektedir. Aracın değer kaybı hesaplanırken ilk olarak üzerinde hesaplama yapılacak aracın hasar geçmişine bakılır ve hasarın durumu ve büyüklüğü dikkatle incelenir. Bu noktada aracın kilometresi, markası, modeli, donanımı, aracın yaşı ve üretim tarihi önemli kriterleri teşkil etmektedir. Hesaplama yapılırken mutlaka aracın kaza öncesindeki nakit değeri, trafiğe çıkış tarihi ve aracın onarım yeri incelenecektir. Bununla birlikte araçtaki hasarın durumu ve ciddiyeti, hasarın ortaya çıkma sebebi ve şekli dikkate alınmalıdır.
Araç değer kaybı hesaplamada etkili olacak unsurları maddelemek gerekirse şöyle bir liste yapılabilir;
Araç değer kaybının hesaplanmasında birçok koşul olmakla birlikte zamanaşımı dikkat edilmesi icap eden en önemli hususlardan birini teşkil etmektedir. Tazminat isteminde bulunulabilmesi için kazanın en geç iki yıl önce gerçeklemiş olması gerekir. İki yıldan daha uzun bir süre geçmesi durumunda araç değer kaybı için kusuru bulunmayan tarafın başvuru yapabilme hakkı ortadan kalkmaktadır. Yani araç değer kaybının zararını tazmin talebinde bulunulabilmesi 2 yıllık zamanaşımı süresine tabi kılınmıştır.
Aracın değer kaybına uğraması halinde zamanaşımı süreleri içerisinde başvuruda bulunulabilmesi için meydana gelen kazada yüzde yüz kusurlu taraf olunmaması, kaza sonrası gerekli trafik kazası tespit tutanağının tutulması ve aracın hasarının onarılmış olması da diğer koşulları oluşturmaktadır.
Kasko şirketlerinin araç değer kaybını karşılamaması sebebiyle araç değer kaybı davası kazaya sebebiyet veren kişinin kendisine karşı açılmaktadır. Değer kaybının tazmin edilmesi bakımından aracın kaza anındaki sürücüsü ve ve ruhsat sahibinin farklı olması halinde iki seçenekten birine dava açılabileceği gibi araç sürücüsü ve ruhsat sahibi birlikte sorumlu tutulmak suretiyle de dava açılabilmektedir. Araç değer kaybı davası aracın değer kaybının tespitine yönelik olarak açılır. Bu davanın hukuki dayanağını Türk Borçlar Kanunu’nun 122. Maddesi teşkil etmektedir. Bu madde doğrultusunda ispat yükümlülüğü davalıda bulunmaktadır. Diğer bir deyişle karşı taraf kazada kusursuz olduğunu iddia ediyor ise kusuru bulunmadığını ispat etmelidir. Şayet kusursuzluğunu ispat edemiyorsa araçta oluşan değer kaybını ödemekle yükümlü olacaktır.
Dava sürecinde araçta meydana gelen hasarın miktarının tespiti talep edilebileceği gibi aracın tamiratı bakımından gerekli olan karşılık ve araçtaki hasar sebebiyle uğranan zararlar da karşı taraftan talep edilebilmektedir. Şayet araç kiralık ise ayrıca ulaşım giderleri de karşı taraftan istenilebilecekler içerisinde bulunmaktadır.
Maddi hasarlı bir trafik kazası nedeniyle aracın değer kaybetmesi halinde kazadaki kusur oranına göre araç değer kaybı tazminatı davası açılması gerekmektedir. Örneğin kazaya neden olan ve yüzde yüz kusurlu olan araç sahibi tarafınca açılan dava reddedilecektir.
Bu belgelerin yanında somut olayın gereklerine göre ek belge talep edilebilmesi mümkündür.
Yukarıdaki hallerde yargının aleyhe karar vermesi ve değişen bir durumun meydana gelmesi durumları hariç olmak üzere tazminat ödenmemektedir.
Kazaya karışmış ve maddi hasara uğramış bulunan aracın sahibi, kazadan ve hasarın onarımından sonra söz konusu aracı satmış olsa dahi zararın sorumlularından veya sigorta firmalarından değer kaybı talebinde bulunabilmelidir. Çünkü en iyi şekilde onarılmış olsa dahi kaza sonucu hasara uğramış araç değerinin altında bir bedel karşılığı satılacaktır.
TC YARGITAY 4. HUKUK 2002/130 E.
…Tamamen onarılmış olsa bile kazaya uğrayan araba tahribatın izlerini taşıyacağından onarıldıktan sonra mübadele (rayiç) değerinin olaydan önceki mübadele değerinden az olacağının kabulü gerekir. Aracın onarılmış durumdaki değeri, ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan araç değerinden düşüktür ve bu da cari değerinden kaybettirmektedir. Zararı tazminle yükümlü olan kimse, tazmin borcunu doğuran eylemin meydana gelmesinden önceki durumu iadeye mecburdur. Bu ilke, zarar, ister haksız eylemden doğsun, isterse sözleşmeye aykırı hareketten meydana gelsin, aynen uygulanır…
Kemalpaşa Mah. Yeşil Çayır Cad. no: 73/1 İnegöl / Bursa
Tel: 0532 666 2994
Email: İletisim@selimkaya.av.tr